KanunDevlet ve hukuk

Rusya Federasyonu'nun Anayasal Yapısı

Rusya Federasyonu'nun anayasal sistemi, özgürlüklerin, insan haklarının ve vatandaşlığın haklarına saygı duyulan belli bir düzen. Aynı zamanda hükümet Temel Yasaya göre hareket eder.

Rusya Federasyonu'nun anayasal sisteminin oluşturulma sırası, sivil toplum ve bireye ilişkin olarak iktidarın kurulması ilkelerinin belirlenmesiyle başlar. Bu ilkeler, Temel Yasanın birinci bölümünde yer almaktadır.

Rusya Federasyonu'nun anayasal sistemi hükümet iktidarının boyun eğmesini sağlıyor. Böyle bir düzene sahip demokratik bir ülkede, toplum özel bir konuma sahiptir. Rusya devlet sistemi, sivil toplumun hem hükümet kontrolü altındaki bir sistem hem de kendi kendini düzenleyen bir yapı olarak hareket etmesini sağlar. Aynı zamanda, hükümet iktidarı, kendi kendini düzenleyen topluma ve ihtiyaçlarına bağlı olarak aynı zamanda bir yönetim sistemi olarak da düşünülür.

Rusya Federasyonu Anayasası Temel Yasadır, tamamen insancıl düşünceler üzerine kurulmuştur. Özgürlüklerin dokunulmazlığı ve insanlık ve vatandaşlık haklarını kullanırlar. Rusya Federasyonu anayasal sistemi vatandaşları hükümet boyunduruğuna sokmaz. Güç, halkın resmi temsilcisi olarak kabul edilir, yalnızca Temel Kanun'da tanımlanan konuları çözmeye yetkili.

Bu tür devlet yapısının, bireysel hukuk kuralları değil , bazı hukuki disiplinler olmaksızın özel bir sosyal ilişkiler sistemi anlamına gelmesine bağlı olarak Rusya'nın tüm mevzuat hukuku dalları da konsolidasyona katılır.

Rusya Federasyonu'nun anayasal sisteminin temelleri, ülkenin temel dayanaklarının yanı sıra Rusya Federasyonu'na bir anayasal devlet karakteri sağlamak için tasarlanan ilkelerdir. Dolayısıyla, Temel Yasada belirtilen hükümlere göre Rusya, yasaya dayalı demokratik bir federal devlettir. Ülkenin demokratikleşmesi, başta demokrasi, yerel hükümet ve iktidarın adli, yürütme ve yasama alanlarına bölünmesine sağlanmaktadır .

Anayasa, çok uluslu insanların tek güç kaynağı ve egemenlik taşıyıcısı olarak hareket ettiğini söylüyor. Bu, ülkenin demokratik ilan edildiğini gösteriyor. Bununla birlikte, Temel Kanun hükümlerine göre, aynı zamanda yasal bir güçtür.

Hukuk devleti , kendisini bağımsızlıktan bağımsız olarak, içinde yürürlükte bulunan yasal normlarla sınırlandırması bakımından farklılık göstermektedir. Bu normlar tüm yetkililere, makamlara, vatandaşlara ve kamu kurumlarına uymak zorundadır. Bu bağlamda, hukukun üstünlüğü ilkesi, hukukun üstünlüğü ilkesidir.

Temel Kanun hükümlerine göre, özgürlük ve hakların eşitliği, cinsiyete, resmi ve mülkiyet durumuna, din, ırk, ikamet yeri, toplumsal oluşumlara ve diğer koşullara bakılmaksızın garanti edilmektedir. Aynı zamanda, herhangi bir biçimde vatandaşların sosyal, ırksal, dini, dilsel ve ulusal aidiyet hakları üzerindeki kısıtlamaları yasaklanmıştır.

Aynı zamanda, hukukun üstünlüğünün özü yalnızca kişinin hak ve özgürlüklerinin korunması için azaltılmaz. Yasal bir güç ilkesi, yetkililerin faaliyetlerini eşit olarak sağlamak ve sınırlandırmak için de geçerlidir. Böylelikle, bireyin özgürlükleri ve hakları, hem yetkili makamlarla, hem de diğer kişilerle olan ilişkilerde, kişinin yasal ve adil güvenliği garanti altına alınmıştır. Sonuç olarak hukukun üstünlüğü öznel medeni haklar ve iktidar faaliyetlerinin nesnel düzeni şeklinde bir biçimdedir.

Similar articles

 

 

 

 

Trending Now

 

 

 

 

Newest

Copyright © 2018 unansea.com. Theme powered by WordPress.